Karim Rashid 300’ün üzerinde ödüle layık görüldü, 3 binden fazla tasarım yaptı ve işleri 40’ın üzerinde ülkede çalışmalara imza attı. Mekân tasarımları, parfüm şişesi, çikolata ambalajı, mobilya ürünleri başta olmak üzere aklınıza ne gelirse tasarımını yapan ve onlara bambaşka bir yön veren Karim Rashid geçtiğimiz ay tekrar İstanbul’a geldi. Tasarladığı kadehlerin lansmanı için çok sevdiği İstanbul’u ziyaret eden tasarım dünyasının önemli ismiyle sohbet ettik.
“Bazı tasarımlar stresi azaltır”
Tasarımın geleceğin ve toplumun iyileştirilmesine katkıda bulunduğunu söylerim hep. Endüstriyel tasarım fiziksel formundan ziyade sosyal etkileşimi olan ve sorumluluk isteyen bir süreç; sonuçları estetik formlarla ortaya çıkıyor. Tasarım, kültürümüzü ve fiziki manzaramızı geliştirmekle ilgilidir. Günümüz dünyasında tasarımcının rolü fonksiyonel ve duygusal olarak günlük davranışlarımızı geliştirerek dünyayı daha iyi bir yer yapmaktadır. Kötü tasarlanmış karmaşık nesneleri yüksek performanslı, kalıcı, ergonomik, iyi-yapılmış, mantıklı ve baştan çıkarıcı nesnelerle değiştirerek çevremizdeki ve günlük yaşamımızdaki stresi azaltmaktır amaç.
“Pembe, benim iyimser beyazım”
Pek çok nedenden dolayı beyazı seviyorum. Öncelikle iyimser ve özgür hissediyorum, siyah kıyafetler giyinen şehirli bir konformist gibi hissetmiyorum. Siyah çok kolay, fazla dehşet saçan, gecesel ve kötümser bence. Beyaz ise bütünleyici, meleksi ve açık fikirli. Pembe benim süper iyimser beyazım. Enerjik, parlak, cazip ve var olan manzarımızı domine eden maskülen dünyaya karşı azimli. Pembe önemsizlik, entropi, enerji ve güçlü iyimserlik ile de açıkça bağlantı kuruyor. Pembe, yeni siyahtır aslında.
“Türkiye’de oldukça ilerlemeci şeyler olduğunu görüyorum”
Türkiye modernleşme yolunda yavaş ilerliyor. Türkiye, endüstri ve mimarisi batı ürünlerini kopyalamak yerine kendine özgü bir dil yaratmaya çalışmalı. Türkiye’deki çoğu ikonun inşası 2000 yıl öncesine dayanıyor. Yerleşmiş geleneklere karşı çıkan modern yeni referanslar yaratmalıyız. Önümüzdeki 1000 yılın eserlerini ve kültürel simgelerini imleyen şeyler yaratma zamanı. Endüstri bu konuda titiz davranmalı, küresel ajandaları olmalı ve rekabetçi yegâne ürünler ve hizmetler yaratmalı. Bununla birlikte moda tasarımları ve modern sanatta Türkiye’de oldukça ilerlemeci şeyler olduğunu görüyorum. İstanbul’da bir sanat galerisi ve otel tasarlamak istiyorum. Daha sonra pek çok yeni ürün ekleyecek ve küresel pazar için nasıl yeni ürün yaratılacağına dair danışmanlık yapacağım.
“Tasarımlar yeni teknolojilerin devreye girmesiyle değişmeli”
Geçen yüzyıldan kalan her şey ikonik çünkü yeni teknolojiyle yaratıldılar. Endüstriyel tasarımlar malzeme, üretim metodu ya da mekanik icat ne olursa olsun yeni teknolojilere açık tasarımcılar tarafından harekete geçiriliyor. Gelecekteki icatlar biz tasarımcıların yeniliklere nasıl sahip çıkacağına bağlı olacak. İnsanlar tasarımın daha çok yüzeysel, gelişigüzel bir şekilde ilerlediğini zannediyor olabilir ama aslında tasarımı belirleyen teknolojidir.
Ali Mert Alan