Initio’nun “The Hedonist Collection” serisine “Rehab” ve “Musk Therapy”den sonra katılan üçüncü parfümü: “Prives Paragon Extrait de Parfum”… İsmini “hazcılık” anlamına gelen ve “insan için iyi olanın haz olduğunu” savunan felsefi akım hedonizmden alan serideki parfümlerin hepsindeki ana özellik, meditatif, rahatlatıcı ve sarıp sarmalayıcı bir yapıya sahip olmaları. Paragon da tabii bu ilkeye bağlı olarak kullanan ve koklayanlar üzerinde spiritüel bir etki bırakma niyetiyle üretilmiş.
İsim olarak ise paragon, mükemmellikte/üstünlükte örnek, timsal anlamına geliyormuş. Peki nasıl bir parfüm? Notalarına bakarsak tepe notalarda lavanta, beyaz adaçayı, bergamut; orta notalarda erik, palo santo, kara biber, dip notalarında ise sandal ağacı ve öd ağacı bulunuyor. Sıktığınız anda lavantanın ve adaçayının etkisiyle yoğun aromatik bir hava sizi karşılıyor. Eriğin tatlılığı ve sululuğu ile palo santonun yine tatlı ama bu sefer isli odunsu havası, karabiberin arka planda hoşa giden bir baharatlılık oluşturması ile birleşince, parfüm oldukça keyifli bir hale geliyor. Sandal ağacının kremsiliği ve öd ağacının odunsuluğu nefis bir bitiş sağlıyor.
Paragon, tüm notaları burnunuzun tek tek ayırt edebileceği nadir parfümlerden. Aynı anda hem harmanın bütününü hem de tek tek notaları rahatlıkla fark edebiliyoruz. Temelde erikle aranızın iyi olması şart bu parfümle anlaşabilmek için çünkü oldukça yoğun şekilde kendini hissettirerek parfüme damga vuruyor. Palo santo da öyle. Nota olarak deneyimlemediyseniz ama tütsü şeklinde kullandıysanız bilirsiniz, o odunsuluğun içinde limonsu bir dokunuş vardır. Parfümde birebir hissedilen de o. Meyveler, odunsu yapı, baharatların ve aromatik havanın bir potada güzel harmanlandığını düşündüğüm bir parfüm.
Beyaz adaçayı ve palo santonun kullanımı, yine parfümün felsefesi ile paralel, Şaman ritüellerinde pozitif enerji verip, negatifleri uzaklaştırdığına inanılan bitkiler olduğu için de blende ayrı bir anlam katıyor.
Açık söylemek gerekirse kokunun özgünlüğü Amerika’yı yeniden keşfettirecek cinsten değil. Zorlayıcı, çok karmaşık bir yapısı da yok. Kendine bağlayan, bağımlılık yaratan bir yanı var diğer taraftan. Kalıcılığı tende oldukça yüksek, sekiz saatten fazla kalıyor. Yayılımı da ortalamanın üzeri.
Kör alışa uygun olmadığını düşünüyorum. Fiyatını hak etme açısından ise, tamamen parfüm zevkinizin sizi götürdüğü yerde karar vermeniz gereken bir durum var burada. Bahsi geçen notalara düşkünlük seviyeniz ve elde edilen karışımı ne derece istediğinizle ilgili tamamen.
Parfüm tutkusunun temelde hedonizme dayandığını düşünürsek, Initio felsefe olarak hedefi onikiden vurmuş diyebiliriz. Bu parfüm özelinde ise, denemenizi ve bir şans vermenizi öneririm.
Ayşegül Karaçivi