Türkçe rap partilerine çılgın bir heyecanla gittiğimiz senelerdi. Sesini duyduğun rapçinin yüzünü görmediğin, mention atmanın icad olmadığı, rapçileri sahnede görünce dizlerimizin titrediği yıllardı. Yeni nesilin değerini anlayamayacağı kadar güzel yıllardı kısaca. O yıllardan bu yıllara Türkçe rap sahnesine bir çok isim çıktı ama bazıları efsane olarak kafaya bir kez kazındı işte. Şapkanızı çıkarın, önünde saygıyla eğilin hanımlar beyler. “Hak ettiğin yerde değilsin abi”ciler uzaklaşabilir. Burası tam da hak edilen bir yer; Türkçe rapin asli kadrosu. Kadronun en önemli isimlerinden karşınızda Önder Şahin! Ben sordum, oysa tüm samimiyetiyle cevapladı.
“Supernova” İsviçre’den Rahmi Polat Babo ile ortak bir albüm. Bu proje nasıl gerçekleşti?
İlginç bir hikayesi var. Babo beni internetten bulmuş. Sonra bana mesaj attı ortak bir şarkı yapalım mı diye. Ben de kendisini dinledikten sonra kabul ettim. Parçayı yaptıktan sonra bana ortak bir albüm yapma teklifiyle geldi. İlk başta kabul etmedim, o da ısrarcıydı bu konuda. Bana bir kaç gün vermesini istedim. Bu sırada arkadaşlarımla konuşuyordum bu konuyu. Sonunda kaybedecek bir şeyim olmadığına karar verdim ve kabul ettim. İyi de oldu açıkcası.
Peki uzun süreden sonra yeniden piyasaya çıkmak için düet albüm seçmek doğru bir karar mıydı sence?
Bu işe başlarken endişeliydim açıkcası çünkü kayıt alacak bir stüdyom yoktu. Zaman alacağı kesindi, zaten 2 buçuk sene sürdü albümü yapma süreci. Ama bu işinde çok iyi insanlarla tanışmam ve çalışmam için bir adım oldu. Henüz yüzyüze de tanışabilmiş de değiliz. Ama sürekli iletişim halindeyiz tabi ki. Şimdi solo albüme başlıyorum ama.
Albümde Almanca ile başlayan şarkılar farklı dillerde rap dinlemeyi sevmeyen dinleyici için sıkıcı olabilir örneğin. Bu bir risk bence bu tür bir ortak albümde.
Tam olarak Almanca da değil o dil aslında. İsviçre’de yerel olarak kullanılan farklı bir dil. Almanlar da çok fazla anlamıyorlar. Ama şöyle bir şey var, orada da benim için aynısı düşünülüyordur. Türkçe bilmeyenler için sıkıcı olabilir
İsviçre’de albümle ilgili reaksiyonlar nasıl?
Ne çok iyi ne çok kötü reaksiyonlar.
Burda nasıl peki?
Burda kötü.
Neden?
Şöyle; kimseye haksızlık etmek istemiyorum ama kimsenin destek olduğu yok. Albümden benden çok daha popüler isimler var o insanlar albümü paylaşmadığı sürece benim sürekli facebookta twitterda paylaşmam insanları sıkar. Yani onlarda albümle ilgili çok değil bir kaç şey söylese daha farklı olabilir durum. Bir yarışma yaptık ve hiç duyulmamış insanları da aldık albüme, onlar bile çok daha fazla duyurdular açıkcası. İsim vermek istemiyorum ama bu konuda bir kaç kişiye kırgınım.
Albümde bir tane Babo’nun üç tane de senin solo şarkın var. Onun dışında tüm parçalar düet. Neden zaten ortak olan bir albümde bu kadar çok düet var? Şahsi fikrim çok iyi ama çok da zor bir albüm; Dil karmaşası ve düetlerle biraz anlaması zorlaşıyor gibi.
Aslında şöyle; Rahmi Polat’la ortak albümümüz ama onun çalışmak istediği isimler vardı, benim çalışmak istediğim isimler vardı. Hepsini bu albümde topladık. Benim kafamda beatlerin tamamı Türkiye’den, featler’inse yarısının yurtdışından olması gibi bir fikrim vardı. Ancak beat istediğim arkadaşların bir kısmı “abi yoğunum, elimizde beat yok” tarzı bahaneler sundular.
Ama her şey rağmen çok iyi beatmakerlarla çalışılmış Türkiye’den.
Baykan Barlas, Arda Gezer, Ali Alkumru, Dilkeş gibi çok iyi isimler var evet.
Albümün içeriğinden bahsedecek olursak, Türkçe rap piyasasına yönelttiğin eleştirilerin yanısıra bu politik bir albüm bence.
Kesinlikle politik. Bir kaç arkadaşım beni bunun için eleştirdi aslında neden bu kadar politik rap yaptın diye ama ben anlatmazsam, başka rapçiler de anlatmazsa kim anlatacak peki?
“Rap politik olmalıdır.” Gibi bir mottoyu destekler misin o halde?
Tabi ki. Politik olmayan şarkılar da var ama albümümde. Ama politik olmalıdır.
Şu’cu ya da bu’cu olmadığını açıkça söylüyorsun zaten şarkılarında, bir taraf tutma durumu yok ama objektif bir açıyla politik bir albüm.
Evet objektif olduğumu ben de düşünüyorum ama bir tarafım tabi ki var.
“Derdimi Kimseye Anlatamadım” şarkısındaki hikaye gerçek mi yoksa hayal gücünün bir ürünü mü?
Gerçek bir hikaye. Bir arkadaşımın başına gelen bir olay. Hatta sözleri ona vermiştim ilk yazdığımda, “Bak bunu bir parça yapabilirim “ diye. Bunu dememin üzerinden 6,7 sene geçmiştir. Ama beati dinlediğimde aklıma direkt o geldi. Bir kaç düzenlemeyle yaptım şarkıyı. Bu şarkının nakaratı için çok fazla kadın vokalle görüştüm ama konunun ağırlı sebebiyle bir türlü olmadı. En sonunda Gülçin Gölgem söyledi nakaratı.
Albümde çok önemli düetler var; Havoc gibi Freeman gibi. Ayrıca albüme almadın ama Onxy ile bir parça yaptın. Bu kontaktlar nasıl kuruldu?
Babo kurdu o kontaktları aslında. Onyx’in olduğu şarkıda aslında başka bir altyapı vardı ama beğenmemiştim. Bütün vokal kayıtları hazırdı, sadece Ceza eksikti. Birgün Dilkeş’e dinlettim acapellaları, hemen o gün yeni bir altyapı yaptı. Sonra Ceza’ya gönderdim ve gönderdiğim gün “Sözler hazır “ dedi. 1 hafta sonra da kaydı gönderdi. Ceza çok eski arkadaşımdır, ilk kez bir şey istemiştim. Sonuçta iş başka, arkadaşlık başka.
“Kavgadan Kaçılmaz” ı kime yazdın?
Biraz hardcore bir şarkı. Özellikle birine değil ama alnından ter akmadan popüler olan tipler vardır ya hani. Onlara yazılmış bir şarkı. Bu işe çok emek vermiş insanların hakkını yiyenlere yazılmış bir şarkı.
“ Burası Değil “i konuşalım, bence albümün en güzel şarkısı. Kesinlikle klip çekilmeli.
Çekeceğiz zaten, senaryosu hazır. Ayrıca “Zafere Doğru Koş” parçasına da çekmeyi düşünüyoruz.
Albümün en iyi iki şarkısı bence.
Sanırım öyle. “Zafere doğru koş” dediğim gibi objektif yaklaşan pozitif bir şarkı. Diğerini de anlatmaya gerek yok çok fazla. Bu piyasada herkesin karşılaştığı bir konu. Mesajlar geliyor “Abi müziğin çok iyi, hak ettiğin yerde değilsin.” Bunu herkes yaşıyor camiamızda. Ben de sordum o yüzden “Hak ettiğim yer neresi peki?”. Soruyorlar mesela “Albümün satışları nasıl gidiyor?”, diyorum ki “İyi gitmiyor.” “Ee o zaman bir şeyler yapalım abi” diyorlar. “Mesela albümü almakla başlayabilirsin.” diyorum ben de.
Bu albümde Türkçe rap piyasasına yaptığın eleştirilerde hedef aldığın dinleyici mi yoksa icra eden mi?
İcra edenlerin problemi hep aynı zaten. İstediğimiz yaş aralığındaki kitleye ulaşamamak. Ama belli bir yaşa gelmiş insanın dinleyemeyeceği içerikte müzik yaparsan, dinlemez. Biz de burda göstermeye çalışıyoruz ki daha ince düşünülmüş altyapıların üstüne içeriği daha dolu işler de var. Bunu yapıyoruz biz.
Türkçe rap müziğinde gerçekten ilerleme var mı peki sence?
Olmaz mı, var. Ama rap müziğini anlamadılar sadece alıştılar.
Röportaj: Duygu Sezer