The Madcap: Dünya çapında bir grup haline gelmek istiyoruz

filhakikat_The Madcap Türk değil İskandinav bir grup olsaydık daha çabuk kabul görürdük

Ankaralı Glam Rock grubu The Madcap ilk albümü “The Madcap Rising”i dinleyicileriyle buluşturdu. Biz de İzgi Gültekin ve Deniz Sayman’la ilk albümlerini ve yurtdışı hedeflerini konuştuk.

Grubun kuruluş hikayenizden söz eder misiniz?

Deniz: Grubun kuruluş hikayesine gelirsek, İzgi’ye bir YouTube cover projesi için ulaştım. Soul / R&B yaptıkları grubunda söylediğini bildiğimden Pharrell Williams’ın Happy’sini önermiştim ona. Beraber yaptığımız ilk proje bu oldu ve bu şarkı sonrasında birlikte çalışmaya karar verdik. Bir çok cover videosu çektik. Belli bir yere ulaştıktan sonra grubu tamamlayıp bunları canlı çalalım dedik. Ekip tamamlanınca bu coverların yanı sıra neler çalalım diye düşündüğümüzde AC/DC, Skid Row, Whitesnake, Mr.Big, Steel Panther gibi bir liste uzadı gitti. Sonra zamanla kendi yaptığımız coverları azalttık tamamen Glam’e döndük. Ve sonra da bunu kendi bestelerimiz ve albümümüzle genişlettik.

İzgi’yle ilk tanıştığınızda Pharrell Williams’ın Happy şarkısını coverlamışsınız. Peki o andan sonra bir glam rock grubuna nasıl dönüştünüz?

Deniz Sayman: İzgi’ye bir YouTube cover projesi için ulaştım. Soul / R&B yaptıkları grubunda söylediğini bildiğimden Pharrell Williams’ın Happy’sini önerdim. Bu şarkı sonrasında çalışmaya karar verdik. Bir çok cover videosu çektik. Bir yere ulaştıktan sonra grubu tamamlayıp bunları canlı çalalım dedik. Ekip tamamlanınca bu coverların yanı sıra neler çalalım diye düşündüğümüzde AC/DC, Skid Row, Whitesnake, Mr.Big, Steel Panther gibi bir liste uzadı gitti. Sonra zamanla kendi yaptığımız coverları azalttık tamamen Glam’e döndük. Sonra da bunu kendi bestelerimiz ve albümümüzle genişlettik.

Yurtdışında başarılı olmak istiyoruz dediğinizi okumuştum. Yurtdışında başarı adına kıstasınız nedir?

Deniz: Aslında nihai hedefimiz dünya çapında büyük bir grup haline gelmek. İlk bu işe başladığımızda cover projemiz sebebiyle Türkiye’den çok Avrupa ve Amerika’da duyulmuştuk ama şimdi tabii ki durum değişti. Diğer ülkelerde de kendi
şarkılarımızı çalarak tek başımıza konser verebiliyor hale geldiğimiz zaman bir başarı elde ettiğimizi düşünürüm.

Yurtdışındaki festivallerde sahne almak için çaba sarf ettiğinizi biliyoruz. Peki, netleşen konserler var mı?

İzgi Gültekin: Yazıştığımız çok sayıda yabancı organizasyon/organizatör var. Biri Rusya’da, diğeri Almanya’da olmak üzere 2 promoter ile ciddi bir iletişim içindeyiz. Yurtdışı bağlantıları için albümü bekledik, albüm çıkmadan herhangi bir girişimde bulunmak istemedik. Plak şirketimiz Arpej Yapım da yurtdışında bizim için planları olduğunu söyledi. Eylül ayında yurtdışındaki 2018 festivalleri için birlikte bir planlama yapacağız.

Albümde bir tane Türkçe şarkı var. Bir sonraki albümde Türkçe şarkıların sayısı artacak mı?

İzgi: Yurtdışına açılmak için ingilizce müzik yapmak istedik. Türkçe müzik dinlemediğimiz için, yazmak da zor geliyordu. Fakat kendi ülkemizde de iyi bir yere gelmek, daha çok tanınmak istiyoruz. Lansman konserlerimizde ve Çukurova Rock Festivali’nde farkettik ki, yaptığımız o tek Türkçe şarkı çok ilgi görüyor. Bu durum tabii ki çok hoşumuza gitti ve daha çok Türkçe şarkı yapmaya karar verdik.

filhakikat_The Madcap Türk değil İskandinav bir grup olsaydık daha çabuk kabul görürdük2İzgi sen hayatını müzik yaparak kazanıyorsun Deniz sen de 2013 yılından beri sadece müzik yaparak hayatını sürdürüyorsun. Müzik yaparak hayatını idame ettirmek sizin gibi alternatif müzikle uğraşan insanlar için zor değil mi?

Deniz: İyi müzisyen olabilmenin ilk şartı tek işinin bu olması. Hayallere, hedeflere ulaşabilmenin yolu da hergün gelişmekten, sürekli kafayı bu işe yormaktan geçiyor. Bir yandan da yaptığım müzik samimi olmalı, sevdiğim şeyi yapmalıyım. Sadece bu yolla uzun bir süre hayatın dönmeyeceği belli. Daha ana akım müzikle uğraşan insanlar için bile zor bir hayat. Ben de müzikle ilgili yapabileceklerimi genişlettim. Başka sanatçılar için aranjeler yapmak, gitar dersleri vermek gibi asıl işimi destekleyecek yan işler de yapıyorum. Maddi olarak zorluğunun yanı sıra kendi hayatınızın patronu olma avantajı var… Maddi sıkıntılar bu özgürlük için ödenmiş çok küçük bir bedel.

İzgi: Son birkaç yıl hariç, müzikle hayatı sürdürmenin hiçbir zorluğunu görmedim. Aksine, sevdiğiniz işi yapmak sizi mutlu ediyor, o mutluluk hayatınıza yansıyor, yaşlanmıyorsunuz mesela. (gülüyor)  Son senelerde ülkemizin içinde bulunduğu durum, özellikle de terör müzik piyasasını, eğlence sektörünü çok etkiledi. Ben de biraz sıkıntıya düştüm. Ama kendi adıma, iyi kazandığım zamanlarda akıllı yatırımlar yaptığım için, sıkıntılı dönemleri de daha kolay atlatabiliyorum.

Türkiye’de İngilizce müzik yapmak riskli

İzgi: Elbette bir risk ama Türkiye’de ingilizce sözlü müzik de çokca dinleniyor. Biz Türk değil mesela İskandinav bir grup olsaydık daha çabuk kabul görürdük. Türk olunca Türkçe şarkı da bekleniyor haliyle.

Deniz: Şarkılarımızın ingilizce olmasının en önemli sebebi yurt dışına da açılmak istememiz. Türkiye’de iyi bir yere gelmek istiyoruz ama müziğimizi yapmak için dünyanın farklı yerlerine gitmek de istiyoruz. Ama sonraki projelerimizde, eğer yazdıklarımız içimize sinerse daha çok Türkçe şarkıya yer vermek istiyoruz.