Kulaklarıma İnanıyorum Turizm

 Dilan Bozyel der ki:  ”yollarsız kalmayayım e mi?”

 

1922′ doğup 1969′ da sirozdan ölmeyi başarmış bir adamın 2000li yıllarda birçok genç insana ilham vereceğini dedem söylese güler geçerdim.

Zaten şu gülüp geçtiğim her şey başıma bir bir gelmese şaşardım.

Bilen bilir elbet, Jack Kerouac ‘dan bahsettiğimi.

 

Beat kuşağı hakkında ahkam kesecek kapasitede olabileceğimi sanmıyorum, zaten Kadıköylü ‘underground’ kesim dururken bana mı düşer beat kuşağından bahsetmek (ki bu insanlar kendi isimleriyle kitap yazmayı, sergiler açmayı, Facebook kadar ‘popüler’ ve ‘saçma’ bir platformda boy boy ‘cool’ fotoğraflarını paylaşmayı çok sever). iyi ki haddimi biliyorum diyerek bir Saba Tümer kahkahası patlatarak sevgiyle selamlıyorum efendim sizleri.

Ali Mert’ in telefonu ve yazar mısın sorusu ile başladı bu heves.Müzik dergilerine yazmayalı 5-6 yıl oldu herhalde, duyan da 100 yıl yazdım müzik dergilerine zannedecek.Feleğin çemberinden hemen önceki durakta geçirdiğim birkaç yılımı müzik yazarak geçirdim ben efendim, anlayışınıza sığınarak.O zamanlar editörüm, bu zamanlar menajerim olan sevgili Eren Erdem tanışıklığıyla Ali Mert’ le yollarımızın kesişmesidir özetle bu hevesli hikaye.

Yol demişken konuya geri döneyim de canınızı biraz daha sıkayım efendim.On The Road kitabı (ve sonradan ticari amaçlı filmi) ile hayat gayesi değişen o saf kesime dahilim ben de.Bir kere denedin mi bırakamazsın, diyen abilerim haklıymış meğer.

Son 7 yıldır hayatımdaki tek istikrarlı mevkii ruhumdur benim, efendim.Bazen sırf yollara endeksli yaşayayım diye kiracı olduğum evlerden taşınıp, yol paraları biriktirdiğim de acı bir gerçektir.

Bu yazıyı size berbat bir otobüs koltuğundan yazıyorum, tahminen hamamböcekleri dolanıyordur nemli dolaplarının içinde.Yan koltuğum elbette boş, arabeske de bayılırım efendim.Yalnızlık dolu yan koltuğum benim.

Eskiden bozma bir bavul, birkaç kitap, not defteri, havaya göre olmayan bir hırka ve de kulağımdaki müziklerdir tüm yüküm. A geçmişi, anıları, geleceği saymıyorum bile. Onları boynuma ağrı yapsın da rahatsız otobüs koltuğunu suçlamayayım diye taşırım ensemde.

Niye burdayım, ben kimim faslını fütursuzca geçtiğime göre; görevime başlayayım ben efendim.

Hiç bir canlıda bulamadığımı yollarda bulurum ben, dinlediğim şarkılarla yol müzikalleri oynarım ben.

İzninizle, ilham isteyenlere; dinlediklerimi paylaşmaya geldim buralara taa uzak yollardan.

E madem güzel toparladım sonunu, hayat tutmadan midemi, başlayalım sohbete:

 

2

 

malzemelerimiz:

çatlak gökyüzü, kör nokta aynası, solu can kenarı-sağı tek sayı koltuk.

 

 

 

/Ardahan-Batum yolu 2013-Nisan, kulağımızda:
Kargo-Mirkelam/Yollar
Aylin Aslım/Dalgalar

Umay Umay/Hareket Vakti

Yolculuk nereye hemşerim insanları var bir de şu hayatta. İlla bir yere, yerlere varman gerekirmiş gibi. Hayatın eğlenceli bir yolculuktan ibaret olduğundan bihaber o insanlar.Siz çaktırmayın sakın, ayıltmayın onları. Yoksa bozulur tüm dengeler.

 

3

“Where should I go?” -Alice

“That depends on where you want to end up.” – The Cheshire Cat

 

 

 

 

 

kulağımızda:

Iggy Pop / The Passenger

SpongeBob SquarePants / Road Song! http://www.youtube.com/watch?v=am9C80ItWMQ

Kaan Boşnak – Kusmak Üzereyim

Nur Yoldaş / Girdin Hikayeme

Alıp başını yola çıkan insanoğlu kendini hemen seyyah zanneder mesela efendim, kendimden biliyorum.Not defterine ilişik illa bir kurşun kalemi olur, e idollerinden hep bunu görmüştür.Hele bir de otobüs yerine kiralık bir arabadaysan, uzun farlarının ayarı bozuksa ve o virajlı karanlık yollarda kendini özgür hissetmek yerine direksiyonu tutan avuçların terliyorsa korkudan, sabaha karşı başlar ilham melekleri illüzyona. Işığı gören masum ruh, döker satırlara bir şeyler.

 

4

Kara ve deniz yolculuğunun uyuşturucu ile akraba olduğunu düşünüyorum.

11/4/2013-Gürcistan, kulağımızda:

Radiohead / Creep

Teoman / İstasyon İnsanları

Mabel Matiz / Sahilde Bir Sarhoş

Mehmet Güreli / Kimse Bilmez

5Zalimden hallice dünyada aşık olmayan canlı yoktur hayatında

Küflü insan kalplerinde umut arayanlar çoktur bu hayatta

Zannederiz ki ‘alıp başımı gittiğimde’ kendini ve zihnini de unutur gidersin.

Yok öyle bir şey efendim, Bu kulağındaki şarkılar olduğu sürece, bir adım ilerleyemezsin geleceğinde.

 

 

kulağımızda:

Emel Sayın / Ah bu şarkıların gözü kör olsun

Zeki Müren / Mihrabım Diyerek

Münir Selçuk / Beni Kör Kuyularda Merdivensiz Bıraktın

Kazım Koyuncu / İşte Gidiyorum

Şarkılar paylaşıyoruz ama kitapların hakkını yemiyoruz elbette efendim. İnsan hayatına hep sokmalı idol olacak birkaç insan, şarkı, kitap.Dostum Mabel Matiz’ le kendimize kondurduğumuz kitabın ismi pek de yabancı gelmeyecektir ‘Çoluk Çocuk-Patti Smith’

6

 

 

 

 

 

 

 

 

 

kulağımızda:

Patti Smith / Because The Night

Patti Smith / Dancing Barefoot

Patti Smith / Gone Again

Patti Smith /  Horses

Saçma sapan bir sosyal tesise varmış bulunmaktayız sevgili KULAKLARIMA İNANIYORUM yolcuları, dilediğinizce takılın, esnaf lokanta lezzetli yemeklerden yiyip için, üstüne de yeni demlenmiş çayı ince belli bardakta isteyin, üstünüze sinecek ve tüm otobüs boyunca midenizi bulandıracak tütününüzü sarıp tüttürün derin derin. Ben yola devam edeceğimizde seslenirim size.

 

7

 

sevgi,yol,müzik ile.

dilan bozyel

www.dilanbozyel.com (evet aslında fotoğrafçının tekiyim)

 

One comment to “Kulaklarıma İnanıyorum Turizm”
One comment to “Kulaklarıma İnanıyorum Turizm”
  1. çok begendim. diyecek biseyim yok. Fotografçinin teki olabilirsin ama bu islerdende anliyorsun.

Comments are closed.