Gülden Karaböcek: Müzik yaşlandırmaz

Gülden Karaböcek’in 70’li yılların başında yayımlanan çalışmaları, yıllar sonra “Orijinal Kayıtları ve Remixleri” adıyla dinleyicilerle buluştu. Armageddon Turk ekibi tarafından yapılan remiksler ve orijinal kayıtlardan oluşan çalışma vesilesiyle Gülden Karaböcek ve Armageddon Turk’ten Orkun Tunç’la bir araya gelerek bu arşivlik çalışmanın hikâyesini konuştuk.

“Arada” filminin soundtrack’inde yer alan şarkınızın ardından şimdi de 71-73 yılları arasında yayınlanan kayıtlarınız ve remikslerinden oluşan bir albümle dinleyicilerinizin karşısındasınız. Oldukça yoğun, hareketli günler geçiriyorsunuz.

Uzun yıllar ortalarda görünmedim ama inanın tempom hiç düşmedi, durmadım hiç. Çalışmalarıma evde devam ettim, besteler yaptım. Şu anda yeni albümün için çalışıyorum. İçinde yepyeni Gülden şarkıları olacak. Tam da dediğiniz gibi hep bir hareket söz konusu…

Orkun Tunç’la iyi bir ikili oldunuz. Önce Arada, filminde “Şaka Yaptım” şarkınızın remiksi yer aldı. Şimdi de 1971-1973 yılları arasındaki kayıtlarınızdan oluşan şarkılarınızın Orkun Tunç imzalı remiksleri yayınlanacak. Orkun’la nasıl tanıştınız?

Ali Coşar vasıtasıyla tanıdım Orkun’u ve ilk gördüğümde kanım ısındı. Sonrasında da aranjelerini yaptığı şarkılarımı dinletti, çok beğendim. Ve “Orijinal Kayıtları ve Remixleri” albümünde birlikte çalıştık. İnşallah yeni şarkılardan oluşan albümümde de Orkun ile çalışırım.

“Orijinal Kayıtları ve Remixleri” nasıl bir albüm oldu?

Albüm, 71-73 yıllarında yayınlanan Şah Plak kayıtlarımdan oluşuyor. Eski şarkılarımın yeniden revize edilmiş hali var bu çalışmada. Remiksleriyle beraber iki CD olarak yayınlandık.

“Dilek Taşı” filmi ve şarkısı sizi başka bir yere taşıdı. Yıllar sonra “Arada” filminde yer alan şarkınız da bir nevi yeni bir başlangıç oldu sizin için.  

Evet, buna ben de çok şaşırdım. Bu sayede hiç beklenmedik bir şey oldu. Güzel de oldu. Ali Bey bana bu konudan bahsettiğinde önce “Ne alaka, film bambaşka bir konseptte, hangi şarkım uyar ki” demiştim. Ama ortaya çıkan sonuç beni de çok memnun etti.

KİM DEMİŞ 50 DİYE…

Önümüzdeki sene müzikte 50. yılınızı kutlayacaksınız. Geriye dönüp baktığınızda pişmanlıklar mı, mutluluklar mı, hüzün mü daha ağır basıyor?

Hayır canım 30! Kim demiş 50 diye (gülüyor)… Şaka bir yana zaman çok çabuk geçti. Geçen 50 yıla inanamıyorum. Hislerim ve bestelerim hâlâ 20 yaşında gibi. “Müzik yaşlandırmaz” derler ya buna inanmaya başladım. İnsan her dem kendini genç hissediyor, hali olmasa da.

Seslendirdiğiniz şarkılar unutulmadı, halen ilgi görüyor. Bunun bir sırrı var mı?  

Allah’ın lütfu… Başka ne diyebilirim ki? Bunun için özel bir şey yapmadım, beğenilmeyebilirdi de. Bunun garantisi ya da matematiği yok.

Yeni jenerasyondan kimleri dinliyorsunuz?

Herkes kendine göre başarılı. İsimler arasında kıyaslama yapamam. Sevilen isimlere saygı duyuyorum ve ben de onları seviyorum çünkü halk bir şeyi boşa sevmez. Nasıl politik cevap? (gülüyor).

ORKUN TUNÇ: GÜLDEN KARABÖCEK’İN SESİNDE SİNEMATİK BİR BÜYÜ VAR

Gülden Karaböcek ile iyi bir ikili oldunuz. Yollarınız nasıl kesişti?

İlk önce Ali Coşar beni, Şah Plak kataloğunu devralan Arda Müzik›in sahibi Baki Bey›le tanıştırdı. Gülden Karaböcek’in 45’liklerini dinledim ve bu plaklar gerçekten çok önemli bir dönemi temsil ediyordu. Sonra Şah Plak kataloğu için Gülden Karaböcek ile remix albüm yapma fikri doğdu. Gülden Hanım’la da bu sayede tanışmış oldum.

“Orijinal Kayıtlar ve Remixler”in kapak tasarımı da oldukça ilgi çekici. CD kitapçığındaki fotoğraflar için epey araştırma yaptığınızı duymuştum?   

Ön kapak tasarımını, “Arada” filminin de yönetmeni olan kardeşim Mu Tunç yaptı. İç dizayn ve detayları Nuro Aksoy ile yaptık. Genelde ülkemizde remixleme kavramı oldukça taze olduğu için, kapak tasarımlarında da bunu yaşatmak lazım. Ve özellikle Gülden Hanım’ın bu kapaktaki pozu için, kendi fanları seferber oldu. Emrah Bakkaloğlu ve Nuri Çetin, bizimle arşivlerini paylaştılar ve neredeyse unutulmuş bir dergiden o fotoğrafı tarayıp yolladılar. İkisine de tekrar çok teşekkür ederim.

Ülkemizde, 70’lerden bir sanatçının kariyerinde belli bir döneminin ele alınarak remixlendiği ilk albümlerden biri bu çalışma. Nelerden etkilendiniz remix albümü hazırlarken?

Doruk ve benim için James Brown, Aretha Franklin, Shirley Bassey remix albümleri ilham kaynağı oldu. Öte yandan, KLF grubunun “Whitney Joins JAMs” single’ı, Fatboy Slim 12-inch remixleri de bizim için rehber niteliğindeydi.

Peki, “Arada” filmi için “Şaka Yaptım” şarkısına nasıl karar verdiniz?  

Biz Gülden Hanım’la remiksler üzerinde çalışırken kardeşim MU, “Fragman için bana bir şarkı lazım” dedi. Sonrasında görüntüye Gülden Hanım’ın “Şaka Yaptım” şarkısını koydum. İkimiz de çok yakıştığını düşündük. “Şaka Yaptım” bizim için gizli bir hazine gibi oldu. Yeni jenerasyonun bu kadar beğeneceğini tahmin etmemiştim. Bence Gülden Hanım’ın sesinde sinematik bir büyü var. Sesi girdiğinde bir anda bambaşka duygular hissediyorsunuz.